« Anasayfa | Künye | Arşiv 20 Nisan 2024, Cumartesi
Gündem: Kültür-
Sanat
Gündem: Hayat
40i Gündem Nöbetçi Köşe
40PENCERE
Kulak Arkası
Nurullah Turan
Birkaç "Bir"

Bolâhenk
Ahmet Çalışır
Mevlevî Âyini: Türk mûsikîsinde bir form

[ Müzik -> Albüm Tanıtımları ]

İstanbul'a Senfonik Üçleme

29.07.2009 - 16:18

Yayıncı ve yazar Murat Malay öncülüğünde, Avrupa Kültür Başkenti olmaya hazırlanan İstanbul için senfonik bir üçle-me hazırlandı. İstanbul 2010 Trilogy adlı senfoni, Hasan Cihat Örter ve Tuğrul Karataş gibi önemli müzisyenlerin işbirliğiyle hazırlandı. Türkiye'nin ilk gitar konçertosunu da içinde bulunduran çalışma, üç albümden oluşuyor.

İstanbul, Avrupa kültür başkenti olmak için artık gün sayıyor. Bu süreçte şehri en iyi şekilde anlatmak için birçok kişi, kurum ve kuruluş tarafından proje üretildi, üretilmeye devam ediyor. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı'na bugüne kadar iki bine yakın proje başvurusu yapıldı. Bu projelerden kimi bitti, kimi devam ediyor kimi de hâlâ değerlendirme aşamasında. Geçtiğimiz günlerde, bu süreçten bağımsız özel bir proje hayata geçirildi. Projenin adı: İstanbul 2010 Trilogy (İstanbul 2010 Üçlemesi). Üçleme, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti için geliştirilmiş birbirinden bağımsız fakat birbirini tamamlayıcı, uluslararası karaktere sahip arşiv niteliğinde üç ayrı eserden oluşuyor. Yayıncı ve yazar Murat Malay tarafından Türkiye'nin tanıtımı için üretilen ve üç CD'den oluşan çalışma, Türkiye'nin ilk gitar konçertosu da dahil olmak üzere iki farklı senfoni, uluslararası karakterde bir akustik gitar albümü ve bir senfonik new age eserden meydana geliyor. Türk kültür ve sanatına evrensel mânâda katkı sağlamak amacıyla Hasan Cihat Örter ve Tuğrul Karataş gibi önemli müzisyenlerin de işbirliğiyle tasarlanan proje, herhangi bir kuruluşun desteği olmaksızın, bireysel özverilerle hayata geçirilerek MEM Production etiketiyle yayınlandı.

Üç Özel Çalışma
Hasan Cihat Örter tarafından hazırlanan ilk albüm "İstanbul'da 7 Gün" (7 Days In Istanbul) adını taşıyor. Örter çalışmasında, İstanbul'da geçen bir haftayı günlerine bölerek tek tek notaya dökmüş. "İstanbul'da 7 Gün" yer yer caz öğeleri taşıyan enstrümantal bir albüm. Projenin ikinci albümü ise "Anatolian Symphonic Suite & Anatolian Guitar Concerto" adını taşıyor. Tuğrul Karataş imzasını taşıyan albüm, Türkiye'nin ilk gitar konçertosu ve ayrıca Anadolu Senfonisi adlı eseri içinde barındırıyor. Albümdeki Anadolu Gitar Konçertosu, yakın bir tarihte Rusya'nın önemli gitaristlerinden Kako Vashalomidze tarafından canlı olarak çalınacak. Projenin üçüncü albümü ise Murat Malay imzalı, "Istanbul Symphony & Bediüzzaman new age" adlı çalışma. İstanbul'u gelişmekte olan modern yüzüyle Avrupa'ya ve dünyaya anlatmak için yazılan İstanbul Senfonisi, büyük orkestraların icra edebileceği tarzda klasik senfoni formatında geliştirilmiş ve yedi süitten oluşuyor. Bazı anonim temaların da yer aldığı albümde, Tiflisli müzisyen Vahdang Makalatia'nın katkılarıyla, müzikleri Murat Malay'a ait bir new age çalışma da yer alıyor.

Projenin mimarı Murat Malay, üçlemenin birbiri ardına eklenen sürprizlerle ortaya çıktığını söylüyor. Malay, dünya ile ilgisini zaruri ihtiyaçlar haricinde kesen ve kendisini senfonik çalışmalarına adayan Tuğrul Karataş ile bir Yunus Emre şiiri için yaptığı beste vesilesiyle tanışmış. Daha sonra bu tanışıklığı, pek fazla oyalanmaksızın, dört süitten oluşan bir Yunus Emre senfonisiyle neticelendirmişler. Hasan Cihat Örter ile de "Yalnız ben miyim eyvah şaşkın olmuş kullarda/ Bir toz bile değildik şu uçsuz kainatta" mısralarıyla biten bir şarkısına gitar çalması için ilişki kurmuş. Bu teşebbüsler sanatçıları ummadıkları mecralara sürüklemiş. Malay, gelişen süreci şu sözlerle anlatıyor: "Gelgitli frekanslarımız, az çok birbirini algıladı ve keskin muhalif duruşumuz, bizi mücadeleye yönelik bir merkez etrafında birleştirmeyi başardı. Her birimiz, deyim yerindeyse, hedefine kilitlenmiş birer füze gibiydik ve şartlar ne olursa olsun, yol almaya kararlıydık. Bazen yükseklerden uçuyor, bazense apansız karaya iniyorduk. Bazen ateşle oynuyor, bazen de hiç yoktan, soğuktan titriyorduk. Ancak hangi hal üzere olursa olsun, yılmak gibi bir düşünceye kapılmıyorduk."

Sembolik Bir Fidan
Üç sanatçı, vakit kaybetmeden ilk iş olarak, beş daldan oluşan sembolik bir fidan dikme kararı almış. Adını 'şimdilik' Istanbul 2010 Trilogy koymuşlar. "Bu öyle bir fidan olmalıydı ki, dört mevsim yeşil kalabilsin ve canlılığını korusun. Derinlere işleyecek kökleriyle, müzik dünyamızda oluşan erozyona karşı sınırlı çapta da olsa bir set teşkil edebilsin. Ve zamanla bu fidanın takipçileri gelsin ve ileride küçük bir koruluk oluşturulabilsin. Her biri istisnasız Türkiye'nin uluslararası çapta sanatçıları olan bu iki büyük yetenekle yollarımızın kesişmesi, benim açımdan işte böyle bir anlam ifade ediyor." diyen Malay, bu idealist projenin, kendilerinden sonra da ortada kalmayacağını, birilerinin bu çalışmalara sahip çıkacağını ve bir gün bunların Türkiye'de ve yurtdışında hak ettiği yere geleceğini ümit ediyor.

(Zaman)

İstanbul 2010 Trilogy adlı üçleme; 'İstanbul Syphony- Bediüzzaman New Age', '7 Days in İstanbul' ve Anatolian Symphonic Suite & Anatolian Guitar Concerto' albümlerinden oluşuyor.  
YAZININ GÖRSELİ:
Albüm AnaliziTümü »

» Kalbe Ruha Giden Şarkılar / Nazan Özcan
» İlkbahar, Yaz, Sonbahar, Enya / Özlem Ertan
» Alaturka Benim Canım / Cenk Özbay
» Sezen'in Muhteşem Yalnızlığı: Deniz Yıldızı / Pakize Barışta
» Tekil Hayatlar da Bir Gün Devrim Yapar Ya... / Mert Emcan
Müzik DünyasındanTümü »

» Abbey Road'un Etkisi Sürüyor
» Cazdan Habersiz Kalmayın
» Albüm Kapaklarında Eskiye Dönüş
» Grammy Müzesi'nde Müziğe Dair Herşey
» Nintendo Wii'yle Orkestramı Kurup Yönettim / Hakan Gence

Yorum yazabilmeniz için üye olmanız gerekiyor. Üye olmak için tıklayın.

(Üye iseniz sayfanın en üstünde sağ tarafta yer alan kısımdan giriş yapmalısınız.)


Henüz yorum yapılmamış.

Üye Girişi
Kullanıcı adı
Şifre
Beni hatırla
Şifremi unuttum!
Ücretsiz Üye Olun!
Son 10 Yorum
toplantı (10.12.2013 - 17:25)
tek söğüt (26.02.2013 - 01:08)
yok var, var var (26.02.2013 - 01:06)
Hoş bir yazı (17.08.2012 - 00:19)
beklerken (27.05.2012 - 21:07)
bir yorum (21.12.2011 - 20:20)
bir yorum (21.12.2011 - 20:13)
işte tam da böyle (18.11.2011 - 20:37)
Gitmek (18.11.2011 - 19:53)
ELİF LAM RA (28.10.2011 - 00:02)
Yorum için üye olun!