Bir bıçak yılan oluyor gözlerimin önünde
Zehir, akıp giden ırmak
Su sızıyor devamlı, kurumuş gönlüme
Ateşte ıslanan mendilden
Derinlerden bir "ÂH!" süzülüyor
Nemleniyor ıslak zemin
Şimdi damlıyor göklerden
Yağmur niyetine üç beş damla zehir
Bulutlar arasından bir kanlı dudak
Tükürüyor hep
Lekesiz gönlüme, kıpkızıl
Ve... Ayrılık kusuyor
Kırmızıya bulanan çorak belde
Sûretin ayrılığa bürünmüş rengindeyim
Sense, bu resmi karartan mermerde
Kanlı güvercin yuvası
Martılar, bir de...
Azrail'in kanadının hızla çarptığı
Acıyla çizili kalbim
Yaşıyorlar beraberce
Hüznün ayrılığa açılan noktasında
Ve bir baykuş el sallıyor uzaklara
Hicrânın karanlık ufkundan
