1 AĞUSTOS 2001




Servet ÖZKÖK

servetozkok@yahoo.com









Sevgi önce dürüstlük bekler. Dürüstçe, samimi, içten, yalan olmayan gözlerde, gönüllerde nefes alır, yaşar, büyür dallanır, budaklanır, bir koca çınar gibi göğe uzanır, dallarında birçok sevgiyi beraberinde taşır, korur, saklar, sakınır, sevgiyi incitebileceği korkusuyla tir tir titrer gönül.




DÜRÜSTLÜK à GÜVEN à HATA = Sevgi Affeder mi?

Bir sevgi ne kadar bağışlayıcıdır?

Yunus demiş: "Yaratılanı severim yaratandan ötürü". Elbette yaratıcının yüreğimize bağışladığı o en muhteşem armağanla sevdiklerimizi sarabildiğimizce sarıyoruz, sarmayı diliyoruz. Sevgiyle... Ama ne kadar başarılıyız sevgimizi ifadede?.. İfade yollarını seçerken yaptığımız tercihler bizi amacımızdan çok daha farklı, uzak yollara saptırdığında ne yapmalıyız?

Sevgi en kırılgan kristallerden daha hassas, ama kırıklarının bile tedavisi yine sevgiyle mümkün olabiliyor, ilginçtir. Camı yerine koyamadığınızda bir canı onarabilirsiniz belki sevginin bağışlayıcılığına sığınarak... Ama sevgi neleri affeder? Nereye kadar bağışlayıcı olabilir? Ne kadarını onarabilir kırık bir yüreğin? Yine Mevlana sözüdür sonsuza taşınacak: "Hataları örtmede gece gibi karanlık ol".

Ne derece başarılıyız sevgiyle yürümeyi istediğimiz bu yolda sevgimizi sonsuza taşımada? Tüm kırılma noktalarını, onarımı mümkün olan ve olmayan tüm olasılıkları biliyorken ne kadar kırmadan taşıyabiliyoruz yüreğimizde o en sevgili aynamızı?..

İnsanın üzerinde en yoğun duyumsadığı, düşündüğü, beklediği, yaşadığı, yazdığı, çizdiği sevgi, ne kitaplara ne yüreklere sığdıramadığı, aç gözlü arsız çocuklar gibi sunuldukça daha fazlası istenen, içtikçe susuzluğu daha da arttıran doyumsuz bir tuzlu deniz sevgi neleri ne kadar affeder?

Bunca tükenmek bilmeyen sorulara cevap arar dururuz yaşam boyu sevgilerimizde... İhanet nedir? İhanet affedilir mi?

Sevgi önce dürüstlük bekler. Dürüstçe, samimi, içten, yalan olmayan gözlerde, gönüllerde nefes alır, yaşar, büyür dallanır, budaklanır, bir koca çınar gibi göğe uzanır, dallarında birçok sevgiyi beraberinde taşır, korur, saklar, sakınır, sevgiyi incitebileceği korkusuyla tir tir titrer gönül. Bir sözü kırk kez düşünür de söyler. Bir eylemi, bir seçilecek yol tercihini düşüncelerce yüreğinde bulur cevapları... Sonra inandıkça inanır sevgi, en güvenli limandadır artık. Tüm kasırgalardan sığınacağı, korunacağı tek limanda... Bir gün güvendiği limanın kasırgası ile batma tehlikesi yaşayabilir mi? Güvendiği dağların karlarının içinde donarak ölebilir mi sevgi?

Ben kendi adıma gerçek sevgilerin ölümsüz olduğu, sonsuza taşındığı, yürek sıcaklığında korunup gözetildiği ayrımındayım. Sevginin affedici olduğunun ve sevginin daima yokluğa değil varlığa katlanmayı tercih ettiğini gördüm. Çünkü sevginin içinde samimiyet saklı, saklanamama saklı, onarıcı onlarca ilaç saklı... Sevgi, tedavisi en kolay hastalık belki de... Bir içten gülüş, bir samimi elin, yüreğin sıcaklığını, temasını hissedip hissettirebilmek... Bir tatlı söz bir yılanı bile deliğinden çıkardıktan sonra seven bir yüreğe neler yaptırmaz ki?

Bir öykü dinlemiştim bir zamanlar: Bir adam sırf sevdiği kadın istedi diye annesinin yüreğini sökmüş. Sevdiğine koşarken ayağı tökezlemiş, düşmüş. Ana yüreği bu, dayanamamış, dile gelmiş: "Aman evladım bir yerine birşey oldu mu?"

Tüm sevgilerde durum böyle. O anne yüreğinin ihtimamı saklı. Endişesi, o kocaman sevgisi... Peki ne yapmalı, bunca kırılgan bir şeyi nasıl, nerede saklamalı? Kırıldığında neler yapmalı? Tüm bunların cevabı yürekte apaçık durur. Sevginin sığınabileceği, korunabileceği tek bir limandır yüreğimiz. Ve tüm kırılmalarda beyin, yüreğin elini tutabilmeli, gözlerine bakabilmeli, sevgiyle sarıp sarmalamalı, konuşmalı sonra olanca açıklığıyla... Tekrar yalana yanlışa düşmeden herşeyi en basit gerçeğiyle paylaşmalı... Paylaşmayı bilebilmeli iki samimi dost yürek... Acıyı da, hüznü de, sevgiyi de, sevinci de, sözün özü bir yaşamı olabildiğince paylaşmayı bilebildiğimizce tamir olunması imkansız hiçbirşeyin olmadığı inancındayım tüm sevgilerde... Yeter ki susmasın iki sevgili yürek... Birbirine susadığınca susmaması gerektiğini bilsin...

Yüreğinizdeki sevgiler hep artsın, eksilmesin hiç... Sonsuza taşınsın daima... Sevgiyle...


Ana Sayfa l Editör'den l Künye l Kültür-Sanat l Netleşi l Adres Çubuğu l Oyun l Arşiv l E-Mail