Yıl:3 Dönem:2 Sayı:9/21

       

     
  KOCAMAN

HASAN BATI



Büyük mü olacak? Nasıl yani? Çok mu büyük? Gittikçe büyüyecek öyle mi? Ama o daha üç yaşında; hem de bir kız çocuğu? Altı aylıkken mi söyledi doktor? Milyonda bir görülen bir hastalık öyle mi? Demek bu ünlü milyonda birlerden biri de bizi buldu. Bizi. Karım demek istiyorum. Karım. Her gün yatarken yarının bir başka yarın olacağını düşünerek uyuyorum. Bir başka acıyı yaşama umuduyla; bir başka kaderi, bir başka kız çocuğunu, normal büyüklükte kafası olan bir kız çocuğunu görme umuduyla. Önemli değil böbreği de çürüsün ama kafası büyük olmasın. Uyuyorum; sonra uyanıyorum kafası kocaman olan kız çocuğunu hatırlayarak. Kafası kocaman olmayan güzel karımı yanımda bulamayarak. Ağlıyor mu mutfakta? Hep mi ağlıyor? Balkon kapısının arkasına kafasını dayayarak esmer tenli, kahverengi gözlü, çelimsiz, güzel karım. Ayak seslerimi duyunca toparlanıyor muhtemelen. Belki de; orlondan kendisinin ördüğü açık yeşil yeleğinin eteğine gözlerini siliyor. Orlon, göz kapaklarını acıtıyor mu zayıf, kısa boylu, güzel karımın? Sonra dayanamayıp göğsümde devam ediyor ağlamasına. Ya ben, ben niye ağlayamıyorum? Gençliğimdeki gibi. Kötü bir baba mıyım? Kötü müyüm? Baba mıyım? Ara sıra öldüğü bile aklıma geliyor kendi küçük, kafası büyük kızın. Evet ben kötüyüm. Ama annesi iyi. Küçük kızın annesi iyi, benim karım iyi bir anne. Hayır; benim karım iyi. Akşam üstleri giriyorum odasına belki ölmüştür diye. Tavana mı bakıyor? Bakmıyor mu? Uyuyor öyle mi? Şöyle bir eğilsem öpebilir miyim ki ölü kızımı? Biraz daha eğilsem. Ansızın açıyor gözlerini. Korkumu belli etmemeye çalışıyorum kaçak bir soğukkanlılıkla. Tiksintiyle bakıyor gözlerime. Gitsem, buna cüretim yok, beni bırakmasını beklemek zorundayım. Onun hakkında ne düşündüğümü anladı mı ki? Sonunda kafasını ters tarafa çeviriyor. Bunu yaparken bile benden tiksindiğini göstermek istiyor. İlk anda anımsayamadığım bir ses bir şeyler diyor. Götürmem lazımmış bu varlığı. Banyoya. Tutuyorum soğuk. Kafasını omzuma yaslamıyor götürürken. 'Doktor' diyor annesi. Hakikaten doktora gitsek; ama daha iki gün oldu. Desem ki doktora: 'Bir baksanız, belki yeni bir şeyler çıkmıştır. Hem parası neyse veririz modern tıbba.' Bu ne? İyi de daha ne kadar büyüyecek? Benim günahlarım mı sebep oluyor bütün bunlara? Biri söylesin bari. Ya babam; babamın ciğerleri de mi benim günahlarım yüzünden çürüdü. Sonu yok mu bunun? Ölse bari.
 

Geri Anasayfa



ANASAYFA | KÜNYE | EDEBİYAT | SİNEMA | MÜZİK | KİTAP | ARŞİV