Yıl:2 Dönem:2 Sayı:3/15

       

     
 

MIZRAK VE İLMİHAL

AHMET MURAT

ahmet_murat@mynet.com

 
     
  AYLAR, GÜNLER, ADLAR...

Bilmem dikkat ediyor musunuz, 8-10 yaşın altında olan çocuklar arasında ramazan ve recep isimlerine rastlamak artık neredeyse imkansızlaştı. Şaban isminin kendilerinde tesadüf edilemediği insan zümresini ise, öyle sanıyorum ki 15-20 yaşlarının altında bulmak mümkün. (Ne de olsa neredeyse yirmi yıldır televizyonsuz ev ve dolayısıyla Hababam Sınıfı'nı seyretmemiş aile kalmadı.)

Yukarıdaki üç ismi muharrem, mevlü(i)t ve kadir isimleriyle birlikte anabiliriz. Manzara şu: dede, baba vb, doğumu mübarek üç aylara ya da bir mübarek geceye tesadüf etmiş olan çocuklarına, kestirmeden ve de kişisel zevki (hevayı ?) bastıran bir çabayla böyle isimler koymuşlar. Hem kendilerinin, hem de çocuklarının gurur duyacağı bir bahaneleri olsun istemişler. Ama artık çocukların adlarının da hızla markalaştığı bir ülkede yaşıyoruz. Dahası, bu çarkı çok önemseyenlerin, çocuklarına isim koyarken bir kez daha durup düşünmeleri gerekiyor. Çünkü 70'lerin marka isimleri (Hakan, Murat, Hülya vb.) artık eskimeye ve gözden düşmeye başladı. Bu demektir ki, bugün çocuğun mahkum edildiği isim, çok değil bir 20 yıl sonra çocuğunuzu ve onun çocuğunu üzebilir.

Bir de, yakın zamanlarda tesadüf etmeye başladığımız şevval ismi var ki, çok güzel, çok sıcak. Üç ayların adlarını ve hatta muharremi erkeğe münasip görmüşken, işte şevvali kıza yakıştırmışız. Belki de Şevval'in; Seval'le, Sevil'le, Seyyal'le olan fonetik akrabalığından kaynaklanıyor bu. Öyle bile olsa güzel, çünkü şevval adını taşıyan bir kızın ramazanla ilişkisi ömür boyu sürecek. (Ramazan ile Şevval aşkını yazsak ya!) 


Ah evet şevval!

Allah Teala'nın Mustafa'sı (sallallahu aleyhi ve sellem), Uhud savaşından hemen sonraki günde, Medine-i Münevvere'nin sekiz-dokuz mil kadar yakınlarına kadar sokulmuş olan müşrik ordusuna saldırma kararı almıştı. Bir gün önce Uhud savaşında Ashab-ı Kiram (r.a.) çok yorulmuş, birçoğu ciddi biçimde yaralanmıştı. Efendimiz (s.a.v.), bir sahabeyi (r.a.) herkese haber versin için gönderirken şöyle buyurdu: 'Ama sadece dün savaşa katılmış olanlar bu saldırı çağrısına uyacak'. Gerçekten de, savaşa kız kardeşlerinin başında kalması gerektiği için katılamayan Cabir (r.a.) dışında çağrıya uyanların tamamı, kimisi kendilerine haberci geldiğinde yaralarını sarmakla meşgul olan Uhud'da bulunmuş olanlardı.

Ramazan uhudumuz olmuşsa, şevvale de katılmamız beklenir.
 

Geri Anasayfa



ANASAYFA | KÜNYE | EDEBİYAT | SİNEMA | MÜZİK | KİTAP | ARŞİV