Yıl:3 Dönem:2 Sayı:6/18

       

     
 

KÖŞE AÇISI

UĞUR AKÇA

akcaugur@yahoo.com

 
     
  MARILYN MANSON'UN SOL GÖZÜ

Bugünün insanı sanki gerçek olan ne varsa tehlikeymiş gibi mümkün olduğunca ondan kaçmaya çalışıyor. Modern insan, doğaya karşı yaptığı budalaca müdahaleler sonrasında ortaya çıkan dengesizliği (çevre kirliliği, biyolojik atıklar, faşizm...) görmezlikten gelmek için nereye bakacağını şaşırmış durumda.

Televizyonda, sinemada, video kliplerde, bilgisayar oyunlarında hatta müzikte gerçekliğin dışına kaçışlar boy gösteriyor. Bunun sürrealizmle, fütürizmle vs. ilgisi yok. Tamamen korku üzerine yaratılmış bir evrene ait görüntü ve ses parçacıkları ok gibi üzerimize geliyor.

Özellikle video kliplerde deforme edilmiş, yeniden yapılandırılmış vücutlar, bilgisayar efektleri veya animasyonlar müzikle birlikte etrafımızı sarıyor. Kylie Minogue, George Michael, Five, Gorillaz vb. şarkıcı veya grupların videolarında gerçek yaşamda olmayan dekorlar, ışıklar, kostümler vs. gözümüzün önünden geçiyor. Marilyn Manson'un sol gözüne bakar gibi bakıyoruz videolara: "gerçek değil, -belki çirkin- ama yine de güzel bir şeyler var."

Reklam filmlerinde de çoğu zaman böyle. Sahip olduğumuz ürünle öyle farklı evrenlere gidiyoruz ki "parayla alınmaz!"

Sokağa çıktığımızda da çok farklı bir şey yok. Kaşa, göbeğe veya vücudun herhangi bir yerine yapılan piercing, döğme, küpeler, makyajlı yüzler, jartiyerler, farklı kıyafetler, farklı saç stilleri sanki anlamlarını artık yitirmiş ve kaçış göstergesi olmuş gibi. (Bu anlam yitirmeyi militarist ya da sembolik bir anlam ifade etmeyen "Che" tişörtlerine benzetebiliriz.)

İçimizde gerçeğin korkusu öyle büyük bir noktada ki modernist düşüncenin bunu endüstrileştirmemesi imkansızdı. (Üstelik kendi de korktuğu halde) Ve artık sloganımız da şu oldu: "Yapay çirkinlik, gerçeğinden güzeldir!"

Onu güzel kılan da -Brechtyen bakışla- bu dünyadan değilmiş "gibi olma."

Belki de gece olunca tıpkı lağımlardan çıkan fareler gibi İstanbul caddelerine dökülen travestilerin estetik cazibesi de budur.

Bitirirken bir söz:

"Bazen bir kadın o kadar çok makyaj yapar ki onun aslında yok olduğunu anlayamazsınız."

Jean Baudrillard
 

Geri Anasayfa



ANASAYFA | KÜNYE | EDEBİYAT | SİNEMA | MÜZİK | KİTAP | ARŞİV