« Anasayfa | Künye | Arşiv 29 Mart 2024, Cuma
Gündem: Kültür-
Sanat
Gündem: Hayat
40i Gündem Nöbetçi Köşe
40PENCERE
Yakın Plan
Ahmet Aksoy
Amerikan Kâbusu

İzlence
Mehmet Harmancı
"36": Kifayetsiz Muhterisin Resmidir

[ Sinema -> Sine-sohbet ]

Nâsır Hamîr: Tasavvuf Devletler ve Ülkeler Ötesi Bir Karakter Taşır

05.06.2006 - 23:39

Öncelikle filmde kullandığınız yoğun sembolizmden biraz bahsedelim. Sufizm ve divan edebiyatında sıkça kullanılan ceylan, suda yansıyan yüzünden ruhunun derinliklerini gören şehzade gibi imgelerin filmdeki ve düşünce dünyanızdaki yeri nedir?

Her kültürde bazı simgeler vardır ve kültürler sürekli olarak bunları üretirler. 'Ceylan' ve 'suda yansımasını görme' gibi hiçbir zaman ortadan kalkmayan imgeler zamanla popüler kültürümüzün de bir parçası haline gelirler. Örneğin, bir dilenci gördüğümüzde popüler kültürde ölümü hatırlarız. Oysa kültürümüzde ölümü tarihsel olarak Azrail temsil eder. Bunu fakirlerin hepsi bilir. Ancak zenginler kültürlerini değiştirdikleri için zamanla bu kodları unutmuşlardır. 'Ceylan' da sufi edebiyatında sıkça kullanılır. Bir sufinin yanında güzellik, aşk ve barışın kodlayıcısı olarak hep ceylan bulunur.

Siz de filmdeki ceylanın peşinden gitmeye çalışan bir hayat çizgisinde misiniz?

Aslında neyin peşinde olduğumu ben de bilmiyorum. Sonuçta bir yönetmenim; sufi falan değilim. Ancak sufizm İslam'ın şiirsel, manevi ve estetik bir boyutudur, dinin evrensel temelidir. Bu yüzden meydanı köktendincilerin İslam adına konuşmalarına bırakmaktansa sufizm gibi zengin yönlere vurgu yapmayı tercih ettim.

Filmde farklı dillerin kullanıldığını görüyoruz. Örneğin, Bab'aziz Farsça konuşurken torunu Ishtar bazen Arapça bazen Farsça konuşuyor. Aynı durum gelip geçen yolcular için de geçerli. Hatta kullandığınız müzikleri de buna katabiliriz...

Biliyorsunuz Mevlana eserlerini Farsça yazarken, Yunus Emre Türkçe yazdı. Muhyiddin ibni Arabi ve Attar ise Arapça yazdılar. Çünkü, tasavvuf devletler ve ülkeler ötesi bir kültürel karakter taşır. Zaman zaman Türkçe, Farsça, Kürtçe, Arapça ve Malayca olmuştur. Filmi İran'da çekmemin sebebi de bir dönem bu kültürlerin kaynaşma/ buluşma noktası olmasından. Filmin müziklerini oluştururken de aynı hassasiyetle hareket ettik. Tek tipmiş gibi bilinen İslam'ın ne kadar çok coğrafi ifade farklılığı içerdiğini göstermeyi amaçladım. Çünkü bugün Mağrip, Asya, Afrika, Ortadoğu ve Türkiye'de İslam'ın farklı yüzleri var. Müziklerde de İran, Mağrip, Afganistan, Türkmenistan, Belucistan, Hindistan, Horasan gibi farklı coğrafyalardan benzer sözlerin kullanıldığı farklı ezgiler kültürel renklilik oluşturarak atmosferi betimledi. Yani, öz her yerde aynı ama uygulamalar zengin.

Daha önceki röportajlarınızda filmlerinizin Tunus'ta ilgi görmediğini ve dağıtım imkânı bulamadığını söylemiştiniz. Bu filmin şu anki durumu nedir?

Henüz Tunus'ta gösterime girmedi ama çalışmalar devam ediyor. Tunus'u bir köye benzetebilirsiniz. Tunus'ta kimin kafasından neler geçmekte olduğunun aşağı yukarı bilindiği farz edilir. Tunusluları şaşırtacak ilginç veya garip bir şey yaptığınızda ne yazık ki onlara açıklama yapmak gerekir. Bu yüzden ben de motivasyonumu ve amaçlarımı anlatan, çalışma ve üretim tarzımı betimleyen 70-80 sayfalık bir şeyler hazırlıyorum Kültür Bakanlığına. Bunu okuyunca daha iyi anlayacaklar ve sanırım kabul edecekler.

Jenerikten de anlaşıldığı üzere çok uluslu bir yapımla karşı karşıyayız...

Senaryoyu 1991'de yazdım. Ancak İslam'la ilgili bir film çekileceğinden dolayı, Avrupalı yapımcıların önyargılarını kırmam gerekti. Filmimin dinden değil kültürden bahsettiğini kabul ettirmek kolay olmadı. Dünya konjonktüründe 1991'deki şartlar değişmedi; hatta 11 Eylülle beraber 'Güney'e ve 'Doğu'ya karşı tek tipleştirme ve önyargı artarak devam ediyor. Farklı bir dil geliştirmeye eskisinden daha çok ihtiyaç var. Jeneriğin bu kadar zengin ve çok uluslu olması da çok param olmasından değil, herkesin üç-beş kuruş katkıda bulunmasından kaynaklanıyor.

Doğulu sinemacıların anlatacak çok hikâyesi olduğunu söylüyorsunuz. Ancak eğer birisi çıkıp "filminizdeki tüm pitoresk görüntüler ve imajlar, kostüm-aksesuar ve renk kullanımı tam da Batılı insanın kafasındaki Doğu imgesiyle örtüşüyor" dese, cevabınız ne olurdu?

Öncelikle şimdiye kadar filmimi izleyen çoğu insanın neyi eleştireceğini bilemediğini belirtmeliyim. Tüm bu kostümler, renkler, müzik gerçekte var oldular. Bunlar kültürün ta kendisi zaten. Batılılar 'Binbir Gece Masalları'nı çok severler çünkü hiç var olmamış bir hayaldir onlar için. Ancak Batı bu masalları keşfetmeden önce var olan şeylerdi bunlar. Düşünüş ve hayal ediş tarzımızı başkası ne diyecek diye değiştiremeyiz. Kültürün içinde güzel görüntüler varken 'gerçek budur' diye illa da kötü manzaraları göstermek zorunda değiliz. Zaten bugün Batı'nın görmek istediği, Doğu'nun sefaletidir. Hatta bunu finanse etmekteler. Üzgünüm, ben buna katılamayacağım.

Röportaj: Berker Enhoş, Altyazı Dergisi, Mayıs 2006.

Festivale, yaşlı bir dervişin hakikatin peşinde torunuyla yaptığı masalsı yolculuğu anlatan Bab'aziz filmiyle katılan Tunus'lu yönetmen Nâsır Hamîr (Nacer Khemir) ile konuştuk.  
İz BırakanlarTümü »

» Biraz Sakar Biraz Çirkin Fazlasıyla Komik Bir Fenomen: Kemal Sunal / Ahmet Aksoy
» Gerilime Bir Adım Daha Yakın Çekim: Brıan De Palma / Abdullah Ömer Yavuz
» Direnişçi Bir Makinistin Portresi / Zafer Işık
» Gerilime Bir Adım Daha Yakın Çekim: Brian De Palma / Abdullah Ömer Yavuz
» Sinema Literatürüne Spaghetti Western'i Kazandıran Adam: Sergio Leone / Ahmet Aksoy
Sine-sohbetTümü »

» Sadık Battal: "Bazı Yönetmenleri Akıl Hastanesine Kapatmalı" / Röportaj: Nuriye Akman
» Meslek Olarak Sinema-Kurgu - Kemalettin Osmanlı ile Röportaj
» "Delisin Dediler, Asıl Film Çekmesem Delirirdim..."
» Özhan Eren: "Komplekslerimizden Sıyrılabildiğimizde İyi Filmler Yapabiliriz"
» Abdullah Sidran: "Hayata Umutla Bakmak Zorlaşıyor"
EkstraTümü »

» Küçük Arap'ın Fendi Önyargıları Yendi / Hale Sert
» Edebî Eserlerin "Filim Diline" Tercümesi / Erol Güney
» Sinema Sanatıyla İlgili Kitaplar
» Çürüyen Sinema / Susan Sontag (Çeviren: Ahmet Yurtkul)

Yorum yazabilmeniz için üye olmanız gerekiyor. Üye olmak için tıklayın.

(Üye iseniz sayfanın en üstünde sağ tarafta yer alan kısımdan giriş yapmalısınız.)


Henüz yorum yapılmamış.

Üye Girişi
Kullanıcı adı
Şifre
Beni hatırla
Şifremi unuttum!
Ücretsiz Üye Olun!
Son 10 Yorum
toplantı (10.12.2013 - 17:25)
tek söğüt (26.02.2013 - 01:08)
yok var, var var (26.02.2013 - 01:06)
Hoş bir yazı (17.08.2012 - 00:19)
beklerken (27.05.2012 - 21:07)
bir yorum (21.12.2011 - 20:20)
bir yorum (21.12.2011 - 20:13)
işte tam da böyle (18.11.2011 - 20:37)
Gitmek (18.11.2011 - 19:53)
ELİF LAM RA (28.10.2011 - 00:02)
Yorum için üye olun!