[ Haberler -> Müzik Haberleri ] Amerika'nın Tanınmış "Türk"ü Ahmet Ertegün Öldü 19.12.2006 - 00:08 ABD'deki en tanınmış Türk hayata veda etti Çırağan Sarayı'nı tanıtmak amacıyla açılan bir İstanbul fotoğrafları sergisinde karşılaştığımızda, kolunda eşi, elinde her zamanki bastonu vardı. Boynumda fotoğraf makinesini görünce, "Bunları sen mi çektin?" diye sordu.
"Hayır" cevabını duyunca, "Fotoğraf işini bizim memlekette ekalliyetler bilir. Bu çocuk da güzel çekmiş. Ama fotoğraf zanaatini onlar iyi yapardı." dedi. Ardından da uzun uzun, Türkiye'den ayrılan azınlıklardan sonra Türkiye'de sanatın ne kadar aksadığını anlattı. İsimler vererek, azınlıkların Türkiye'de sanata katkılarından bahsetti. Birkaç soru sormaya niyetlenince gülerek, "Akşam akşam yorma beni. Bir gün ofise gel, orada anlatırım." demişti. Ahmet Ertegün ile "Azınlıkların Türkiye'deki sanata katkıları" başlıklı bir söyleşi yapmak hep aklımın bir köşesinde kaldı; ama kısmet olmadı.
Pek çok starı o keşfetti
Yurtdışında en fazla tanınan Türklerin başında gelen müzik yapımcısı Ahmet Ertegün, önceki gün hayatını kaybetti. Ertegün, meşhur olmasında büyük emeği bulunan Rolling Stones'un New York'ta verdiği konserde ayağının kayması sonucu düşerek başını çarpmıştı. Hemen hastaneye kaldırılan Ertegün, 29 Ekim'den beri yoğun bakımdaydı. 31 Temmuz 1923'te İstanbul'da doğan Ertegün, Türkiye'de toprağa verilecek.
Ahmet Ertegün, aralarında Ray Charles, Big Jue Turner, Ruth Brown, La Vern Baker, The Clovers, The Drifters, John Coltrane, Ben E. King, Bobby Darin, Sonny&Cher, Aretha Franklin, Otis Redding, Solomon Burke, Wilson Pickett, Led Zeppelin, Eric Clapton, Crosby Stills Nash&Young, The Rolling Stones, Bette Midler, Roberta Flack, Phil Collins gibi isimlerin de bulunduğu çok sayıda müzisyenin yapımcılığını üstlenmişti. Atlantic Records'ı, ABD'nin en büyük bağımsız plak yapımcılarından birisi haline getiren Ertegün, genç yetenekleri keşfetme öngörüsünün yanında, iş yapma becerisi ile de biliniyordu.
ABD'deki Türk büyükelçisi Mehmet Münir Ertegün'ün oğlu olan Ahmet Ertegün, ağabeyi Nesuhi'nin küçük yaşlardan beri devam eden müzik ilgisinden etkilendi. 24 yaşında iken kurduğu şirkete sanatçılar kazandırmak için ayrımcılığın en üst seviyede olduğu yıllarda, beyazların girmeye cesaret edemediği bölgelerdeki 'zenci müziği' yapılan gece kulüplerini dolaşıyordu. İlk günlerde ağırlıklı olarak blues ve caz üzerine yoğunlaşan Ertegünler, zamanla şirketi poptan rock'a albümler üreten bir hale dönüştürdüler. İlk göz ağrıları blues ve soul alanında, Amerika müzik tarihine geçecek yeniliklere imza attılar. Ertegün, 1991 yılında Boston'daki Berklee Müzik Okulu'ndan onursal doktora unvanını, 1993 yılında da Sanat ve Bilim Kayıtları Ulusal Akademisi'nden ödül aldı. 2000 yılında ise ABD Kongre Kütüphanesi tarafından 'Yaşayan Efsane' unvanıyla onurlandırıldı. Haziran 2006'da 40. Montreux Caz Festivali'nin açılış konseri Ertegün onuruna verildi. Ahmet Ertegün, Rock and Roll Hall of Fame Müzesi'nin de kurucusu oldu ve başkanlığını yaptı. Bugün Cleveland Ohio'daki müzenin ana sergi salonu Ertegün'ün ismini taşıyor.
Amerika'daki Türklerin duayeni olan Ertegün, yıllarca Amerikan Türk İşadamları Derneği'nin başkanlığını yaptı. Müzikteki devrimciliği gibi sporda da yenilikçi olan Ertegün, ABD'de hiç bilinmeyen futbolu bu ülkeye tanıtan isimlerin başında geliyordu.
Bu arada, Ertegün'ün ölümünden sonra Türk ortağı ve resmî sahibi olduğu TGRT televizyonunun yeni statüsünün ne olacağı sorusu da gündeme geldi. Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) yetkilileri, kanalın bundan sonraki ortaklığıyla ilgil kararın, Ertegün'ün kanuni varislerinin durumu incelendikten sonra verileceğini belirtti. Yetkililer, değerlendirme yapmak için ellerinde henüz bilgi bulunmadığını da ifade etti. TGRT, geçtiğimiz aylarda dünyaca ünlü medya devi Rupert Murdoch'a ait News Corporation ile Ahmet Ertegün'ün kurucusu ve başkanı olduğu Atlantic Records ortaklığınca satın alınmıştı.
Şirketi, dişçisinden aldığı borçla kurdu
Ahmet Ertegün 1947'de, dişçisi ve dostu Dr. Vahit Sabit'ten 10 bin dolar borç alarak Jerry Wexler ile birlikte müzik şirketi Atlantic Records'u kurdu. Biriktirdiği plaklar, ona büyük bir müzik altyapısı sağladı. Şirket başlangıçta bazı zorluklar yaşasa da, kısa zamanda önemli işler yaptı. 1959'da Arif Mardin de Atlantic Records'a katıldı.
Zenci müziğinin dostuydu
Bugün, ırklar arasındaki kardeşliğin simgesi haline gelen 'Stand by me' şarkısı, ilk kez Ertegün'ün firmasından çıktı. Ertegün, zenci müziğine eğilen yapımcıların başında geliyordu. Konyalı Mevlevilerin doldurduğu bir derviş albümü de hazırladı, ancak pek ilgi görmedi. Ertegün, Tarkan'ın yurtdışında tanınması için de uzun süre çalıştı.
ABD'de, Türkiye'nin gönüllü elçisiydi
Ertegün, müzik dünyası sayesinde kurduğu ilişkileri, Türkiye'nin yararına kullandı. New York'a gelen her Türk başbakan, onun düzenlediği davetlerde Amerikan politikasından, medya, sanat ve sosyete çevresinden isimlerle buluştu. Başbakan Tayyip Erdoğan da iki ay önce ABD'ye geldiğinde Ertegün'ün verdiği davete katılmıştı.
Özbekler Tekkesi'ne defnedilecek
Ertegün'ün büyük dedesi İbrahim Edhem Efendi, Üsküdar Özbekler Tekkesi'nin eski şeyhlerindendi. Ahmet Ertegün'ün maddi katkıları ile restore edilen tekkede Münir Ertegün Tarih Araştırma Vakfı hizmet veriyor. Ahmet Ertegün, vasiyeti üzerine babası, annesi ve ağabeyinin kabrinin bulunduğu tekkedeki mezarlığa defnedilecek.
(Zaman) |
|
|
|
Yurtdışında en fazla tanınan Türklerin başında gelen müzik yapımcısı Ahmet Ertegün, önceki gün hayatını kaybetti. Ertegün, meşhur olmasında büyük emeği bulunan Rolling Stones'un New York'ta verdiği konserde ayağının kayması sonucu düşerek başını çarpmıştı.  |
|
|