Gelenekten Geleceğe Köprü İnsanlar, Prof. Dr. Zeki Kuşoğlu, L&M Yayınları, KlasikTürk Sanatları Dizisi, 208 sayfa, İst. 2006
Halen Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü'nde öğretim üyesi olarak görev yapan ve sedefkârlık, oymacılık gibi birçok geleneksel sanat dalının yaşayan usta icracılarından olan Prof. Dr. M. Zeki Kuşoğlu, gerek akademik gerekse sanatçı kimliğinden doğan birikimini Gelenekten Geleceğe Köprü İnsanlar kitabı aracılığıyla okura aktarıyor.
Sanatın gelenekten beslenen yüzünün unutulduğu dönemlerde, türlü meşakkatlere katlanarak yeni nesle Türk-İslam kültür mirasını ulaştıran üstatları en iyi tanımlayan ifade "Köprü insanlar" olarak karşımıza çıkıyor. Kitapta Türk sanatında yer edinmiş birbirinden farklı on ismin sanatları ve bir sanatkâr kimliğiyle yaşamları; kendi ağızlarından veya yetkin kalemlerden anlatılarak mercek altına alınıyor. Hüsn-i hattan tezhibe, mimarîden resim ve heykele, ebrudan sedefkârlığa varıncaya kadar Türk sanatının binbir rengini Avrupa ve Asya'nın birleştiği noktadan dünyaya yansıtan bu köprü insanlardan Hattat Hâmid Aytaç, Hattat Halim Özyazıcı, müzehhibe Rikkat Kunt, kültür tarihçisi Süheyl Ünver, ebrûzen Mustafa Düzgünman, Kakmacı Ziya, İstiklâl madalyası tasarımcısı heykeltıraş Mesrur İzzet, Sedefkâr Vâsıf, Ressam Şevket Dağ ve mimar Ekrem Hakkı Ayverdi; sanatkâr kimlikleri ve pek bilinmeyen yönleriyle kitapta yerlerini alıyorlar. Kitapta "İstiklal Madalyası" kim tarafından tasarlandı, sedef sanatının zirve ismi kimdir, hat sanat nasıl oldu da Cumhuriyet'in ilk yıllarında en muhteşem halini aldı, kaybolan İstanbul efendiliğinin sembolü kimdir, gibi soruların cevapları saklı...
Köprü İnsanlar, M. Zeki Kuşoğlu'nun kendi yazılarının yanı sıra Uğur Derman, Necmettin Şahiner, Yaşar Nuri Öztürk, Mine Esiner Özen, Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu, Celil Ender, Taha Toros, Şevket Rado, Mustafa Düzgünman, Mehmet Nuri Yardım, Rikkat Kunt, İsmail Binark ve kısa süre önce kaybettiğimiz Ali Alparslan gibi isimlerin yazı veya röportajlarından oluşan bir güldeste mahiyeti kazanıyor. Görsel malzemesiyle de dikkat çeken eser, sanatla amatör veya profesyonel olarak ilgilenenlerin kütüphanelerindeki yerini almayı bekliyor.
PROF. DR. M. ZEKİ KUŞOĞLU KİMDİR? 1943 yılında Gaziantep'te dünyaya geldi. Sanata küçük yaşta ilgi duymaya başladı. 1949 yılında ailesiyle birlikte İstanbul'a yerleşti. 1964'te Devlet Tatbikî Güzel Sanatlar Yüksek Okulu'na (Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Tasarımı), sonra Millî Eğitim Bakanlığı bursunu kazanarak grafik tasarımı için Almanya'ya gitti. 1965-1969 yılları arasında Hessen eyaleti Kassel Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nde yüksek lisans yaptı. Almanya yıllarında Avrupa müze ve kütüphanelerinde yaptığı gözlem ve incelemelerinde Türk, İslâm ve Doğu sanatlarına ayrı bir ilgi duydu. 1970 yılında yurda döndüğünde en büyük arzusu Selçuklu ve Osmanlı sanatlarını incelemekti.
Dönemin hayatta kalmış bütün sanatkârlarıyla ilgi kurdu. Böylece pratiğinin yanı sıra teorisini de ilerletti. Özellikle ahşap, taş ve maden sanatlarıyla ilgilendi. Onların çağdaş yorumlarıyla yurt içi ve yurt dışında yetmişe yakın kişisel ve karma sergi (ABD, Almanya, Fransa, Hollanda, Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır, vb.) açtı. Sayıları iki yüzü bulan çeşitli makaleler yayımladı. Uluslar arası ve ulusal kongrelerde yüzü aşkın konferans verdi; tebliğler sundu.
Yayımlanmış kitapları: Mezar Taşlarında Hüve'l-Bâkî, İstanbul 1984 / Dünkü Sanatımız Kültürümüz, İstanbul 1994 Resimli Ansiklopedik Kuyumculuk Terimleri Sözlüğü, İstanbul 1994 Sedefkâr / Altın Oymacı / Gümüş Kakmacı Mehmet Zeki Kuşoğlu, İstanbul 1994 Osmanlı Kartvizitleri, İstanbul 1996 / Neler Söyledim Neden Söyledim, İstanbul 1997 Sözüm Bu Ülkeyi Sevenlere, İstanbul 1998 / Tılsımdan Takı'ya, İstanbul 1998 Düşünmek Bizden Irak (Modası Geçmiş Sözler), İstanbul 2004
Sanatın gelenekten beslenen yüzünün unutulduğu dönemlerde, türlü meşakkatlere katlanarak yeni nesle Türk-İslam kültür mirasını ulaştıran üstatları en iyi tanımlayan ifade "Köprü insanlar" olarak karşımıza çıkıyor.