Kenize Mourad "Saraydan Sürgüne" romanı ile tanındı. Şimdiyse on beş yıl boyunca gazeteci olarak çalıştığı ortadoğunun kritik bölgesi Filistin ve İsrail'i gündeme çok da yansımayan halk cephesinden ele alarak çözümlüyor. Bu bölgede son iki yıldır yaşananlardan sonra kendini ifade ederken karşıt taraflardan birisi olarak ele alınmanın riskini göze alarak suskunluğunu sürdürmekten vazgeçmek gerektiğini düşünerek anı ve röportajlarını derlemiş. Ev anahtarlarını hala yanlarından ayırmayan Filistinli mültecilerden vaat edilmiş toprakları kanla sulayan İsraillilere uzanan kitap "Herkesin gönülden bağlandığı bu topraklarda her askeri çözüm geçici olmaya mahkumdur. Yeni kuşaklar kavgaya devam edecektir..." gerçekçiliğinden uzaklaşmadan kaleme alınmış. Kudüs'ten Cenin'e, Gazze'ye ve sömürge yerleşim bölgelerine kadar yapılan yolculuklarla İsrailli Araplar, Filistinlililer ve Yahudilerle konuşan ve kuşaklardır süren trajediyi ilk ağızdan dinleyen yazar kimi zaman düşünce birikiminin kimi zamansa ruhundan taşan hüznün cümlelerini kuruyor. Ortadoğu sorununun ciddi bir tarih, dinler tarihi ve politika birikimi destekli okunması gerektiğini düşünen, ve aynı zamanda ilk ağızdan söylenen her cümlenin bazen yorumlu cümlelerden çok daha hayatı sorgulayıcı olduğunun farkında olanlar için önerilebilecek bir kitap. Kenize Mourad'ın da dediği gibi: "Bencilliğimize gömülüp onları görmezlikten gelmek hepimiz için çok kötü sonuçlar doğurabilir."
TOPRAĞIMIZIN KOKUSUKenize MouradEverest Yayınları, 2004İnceleme
Kenize Mourad "Saraydan Sürgüne" romanı ile tanındı. Şimdiyse on beş yıl boyunca gazeteci olarak çalıştığı ortadoğunun kritik bölgesi Filistin ve İsrail'i gündeme çok da yansımayan halk cephesinden ele alarak çözümlüyor.