« Anasayfa | Künye | Arşiv 29 Mart 2024, Cuma
Gündem: Kültür-
Sanat
Gündem: Hayat
40i Gündem Nöbetçi Köşe
40PENCERE
İki Nokta Üst Üste
Esma Ürkmez
Matbaadan Tanıtıma Koş!

Yeşilde Durmak
Hale Sert
Kanaviçe

Olay Yeri İnceleme
Zehir Hafiye Battal Küttab
Tezekten Terazi ya da Çok "hit" Alan Hep "tıklanan" Yazı Budur!

[ Kitap -> Bize Gelenler ]

Geçmiş Günler Matinesi

Hüseyin Akın

09.06.2007 - 07:50

Hüseyin Akın birkaç senedir deneme'nin peşini bırakmıyor. Kimbilir belki de deneme onun yakasını tutmuş bırakmıyor da olabilir. İlk deneme kitabı "Deneme -Yanılma" ve "Kitabım Çıktı Alınmayın" deneme kitaplarından sonra Akın şimdi de "Geçmiş Günler Matinesi"yle okuyucunun karşısında. Bu kitapta da daha öncekilerde olduğu gibi Hüseyin Akın üslubunu daha ilk cümleden itibaren alıyorsunuz. Nedir Hüseyin Akın üslubu? Bir kere konuşur gibi yazmak ilk başta geliyor. Bir söyleşisinde o bunu şöyle ifade ediyordu: "Herkes yazdıklarını konuşur, ben konuştuklarımı yazıyorum" Bir şair nasıl olur da bu kadar çok işi bir vakte sığdırır diye epeyi zamandır sorup duruyordum. Şimdi bu cümleyle cevabını aldım. Evet, Akın konuştuklarını yazıyor. Tabii bu "konuştuklarım" ifadesinin içerisine iç konuşmalar da giriyor.

Artus yayınları edebiyat serisinden çıkan "Geçmiş Günler Matinesi" üç bölümden oluşuyor: "Kardeş Payı", "Ne İse Ne" ve "Film Adamlar". İlk bölümde günlük hayata ve olaylara şiirsel bir bakış var. İkinci bölüm nesnelerin çağrışım dünyamızdaki yeri cep telefonu, kürdan, çay kaşığı gibi nesnelerle masaya yatırılıyor. Yazar kürdan gibi, iğne gibi nesnelerin pek de masaya yatmaya müsait bir tarafının olmadığının altını özellikle çiziyor. Buna rağmen bunda inat etmesinin sebebi masanın gücünü kanıtlamak, "masa da masaymış ha!" dedirmek. Üçüncü bölümde seksenli yıllarda beyaz perdeden geçen karakter oyuncuları ele alınmış. Adile Naşit, Kemal Sunal, Münir Özkul, Nubar Terziyan, Türkan Şoray, Sami Hazinses ve Hasan Nail Canat gibi isimlerin dünden bu güne dünyamızda bıraktıkları izleri neşeli bir üslupla anlatmış Hüseyin Akın. Aslında bu biraz da yazarın kendini, kendi çocukluğunu bu karakter oyuncuların zaman katarına binerek anlatması anlamına geliyor. Hüseyin Akın sürprizler yapmayı seviyor. Bakalım bundan sonra nasıl bir kitapla karşımıza gelecek diye tam tahmin yürütürken düşündüğümüzün tam aksi bir projeyle karşımıza çıkıyor ve her zaman olduğu gibi ters köşeye yatırıyor. Onun proje ve plan gibi kelimelerden haz etmediğini biliyorum. Kitabı okuduğunuzda siz de anlayacaksınız ki her şey birden bire oluyor. Aynen şiir gibi... -Eyüp Ayer-

Kitap Üzerine Görüşler:

Ben, yazılarımla ancak 'suare' izletecek bir yaşa geldim. Fakat, işyerimin kapısına 'geleceğim' yazılı bir karton asıp, bu kitapta sunulan matineyi izleyeceğim.
Hüsrev Hatemi

Hüseyin Akın, öncelikle şair. Belki de bundan, bütün şair-denemeciler gibi iyi bir denemeci. Şairin denemeciliği öyledir; çıplak değildir şairlerin düzyazıları, şiirle giydirilmişlerdir. Düz çizgi halindeki raylar üzerinde bir tren imgesiyle ilerlediğinizi sanırken, bir bakarsınız bulutları dağıtan bir şiir rüzgârı imgesiyle buluşmuşsunuz. Cemal Süreya'nın demesiyle 'bay düzyazı' ile 'şiir hanım'ı birleştiren bir biçemi var onun. Hangi konuyu işlerse işlesin, okuyanın kafasına olduğu kadar kalbine de işlemeyi gözeten bir yaklaşımla yazan Akın ironiyi bir biçem öğesine dönüştürmektedir.

Baki Ayhan T.

Kitapta ilk dikkat çeken şey, yazıların su gibi akıp gitmesi. Okurken, sıkılmak nedir bilmiyorsunuz. Orijinal fikirler, parlak düşünceler, gerekli bilgiler... Hepsi mevcut. Hüseyin Akın, bizlere, sadece neyi kaybettiğimizi değil, nasıl kaybettiğimizi de hatırlatıyor. Hüseyin Akın, bazı şeylerin altını çizdiği gibi, bazı şeylerin de üstünü çiziyor. 'Tecrübe' dedikleri bu olsa gerek
İbrahim Tenekeci

Hüseyin Akın birkaç senedir deneme'nin peşini bırakmıyor. Kimbilir belki de deneme onun yakasını tutmuş bırakmıyor da olabilir.  
40ikindi KitaplığıTümü »

» Işık Yanar'ın İkinci Romanı Çıktı: "Şemsiye Tamircisi"
» Bir İhtilalciden Dinlediklerim - Müfid Ekdal / Nuri Altun
» Tarihin Büyük Yalanları-Richard Shenkman / Nuri Altun
» Bütüncül Psikoterapi Ne Kadar Gerekli Ve Ne Kadar Mümkün? / Ali Ayten
» Kısa 20. Yüzyıl Tarihi: 1914-1991 Aşırılıklar Çağı / Seda Yaşar
Âlemde Ne Var?Tümü »

» Müziğin Gücü / Çeviri: Hale Sert
» İstanbul'daki Muhalif İranlıların Kısa Tarihi - 2 / Cihan Aktaş
» Tahran Kitap Fuarı'nda İlginç Bir Panel - 1 / Cihan Aktaş
» Benazir Butto'nun Son Sözleri / Çeviri: Hale Sert
» Temizlik: Nereden Nereye... / Çeviri: Hale Sert
Dergi SergeniTümü »

» Dergi Yazarının Tadı Başka
» Anlayış Dergisi Artık Tüm İçeriğiyle İnternette
» Karagöz 7 Çıktı
» Dergâh Dergisi Yine Dopdolu
» Türk Edebiyatından "Kaşgarlı Mahmud" Özel Sayısı

Yorum yazabilmeniz için üye olmanız gerekiyor. Üye olmak için tıklayın.

(Üye iseniz sayfanın en üstünde sağ tarafta yer alan kısımdan giriş yapmalısınız.)


Henüz yorum yapılmamış.

Üye Girişi
Kullanıcı adı
Şifre
Beni hatırla
Şifremi unuttum!
Ücretsiz Üye Olun!
Son 10 Yorum
toplantı (10.12.2013 - 17:25)
tek söğüt (26.02.2013 - 01:08)
yok var, var var (26.02.2013 - 01:06)
Hoş bir yazı (17.08.2012 - 00:19)
beklerken (27.05.2012 - 21:07)
bir yorum (21.12.2011 - 20:20)
bir yorum (21.12.2011 - 20:13)
işte tam da böyle (18.11.2011 - 20:37)
Gitmek (18.11.2011 - 19:53)
ELİF LAM RA (28.10.2011 - 00:02)
Yorum için üye olun!