Türklerin Avrupa'ya göç etmeye başlamalarının üzerinden kırk yıldan fazla zaman geçti. 1960'lı yıllardan itibaren, bir umudun peşinden, başta Almanya olmak üzere Avrupa ülkelerine işçi olarak giden gurbetçiler, bugün Avrupa'nın hemen hemen her ülkesinde varlıklarını hissettiriyor. Onlar artık sadece bir göç hikâyesinin konusu değil. İşçi göçü olarak başlayan süreç 40 yılı aşan zaman diliminde sosyal bir olaya dönüştü. Birinci nesille başladılar, ikinci ve nihayet üçüncü nesile ulaştılar gurbette. Avrupalı Türkler ya da yaygın deyimiyle Euro -Türkler artık siyasetin yönünü belirleyecek oranda etkin Batı Dünyası'nda. Türkiye'deki Avrupalılar ise çok daha yeni bir olgu. Son yıllarda Türkiye'nin Güney Sahilleri onlar için yeni bir yerleşim alanı olmaya başladı. Göç eden Türklerle, ülkemize yerleşmek için gelen yabancıların hem özellikleri hem de gerekçeleri çok farklı. Ancak hangi amaçla olursa olsun yabancı bir ülkede yaşamak her zaman için sosyologlara, gazetecilere ve araştırmacılara malzeme olabilecek birçok sosyal gelişmenin de habercisidir. Avrupa'daki Türkiye; Türkiye'deki Avrupa her iki tarafın göç hikâyesini, yaşayanların dilinden anlatıyor...
Avrupa'daki Türkiye Türkiye'deki Avrupa, Zafer Özcan, Zaman Kitap, 120 sayfa, İstanbul 2005.
1960'lı yıllardan itibaren, bir umudun peşinden, başta Almanya olmak üzere Avrupa ülkelerine işçi olarak giden gurbetçiler, bugün Avrupa'nın hemen hemen her ülkesinde varlıklarını hissettiriyor.
1960'lı yıllardan itibaren, bir umudun peşinden, başta Almanya olmak üzere Avrupa ülkelerine işçi olarak giden gurbetçiler, bugün Avrupa'nın hemen hemen her ülkesinde varlıklarını hissettiriyor. 
